Giriş

Bize Veki', ona Misar, ona Amr b. Mürre, ona Aneze'den bir adam, ona Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im'den (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle dua ederdi:

"Allahü ekber kebîra ve'l-hamdülillahi kesîra ve sübhanallahi bükraten ve esîla. Allahümme inni eûzü bike mine'ş şeytani'r-racîm min hemzihi ve nefsihî ve nefhıhi (Allah en büyüktür, hem de çok büyük, Hamd Allah’a mahsustur, hem de bolca! Sabah akşam Allah’ı tesbih ederim! Allah'ım kovulmuş şeytan çarpmasından, üflemesinden ve üfürmesinden Sana sığınırım.) Ravi (sahabi) der ki: Ben (Hz. Peygamber'e (sav)) 'Şeytanın çarpması (هَمْزِ) ne demektir?' diye sordum, 'sara nöbeti, ruhsal sıkıntı' cevabını verdi. 'Üfürmesi (نَفْخِ) nedir?' dedim, 'kibir' dedi. Peki 'üflemesi (نَفْثِ) ne demektir?' dedim, 'şiir (batıl söz)' dedi."


Açıklama: Bu isnad zayıftır.

    Öneri Formu
66162 HM016861 İbn Hanbel, IV, 81


Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.

    Öneri Formu
66474 HM019010 İbn Hanbel, IV, 312


Açıklama: Sahih li ğayrihi'dir. Bu isnad Ka'b b. Mürre'den nakleden râvinin ibhamından dolayı zayıftır.

    Öneri Formu
66728 HM019104 İbn Hanbel, IV, 321


    Öneri Formu
66027 HM018347 İbn Hanbel, IV, 247

Bize Ali b. Abdullah, ona Velîd b. Müslim, ona Abdurrahman b. Yezîd b. Câbir, ona Rabîa b. Yezîd, ona Ebu Kebşe es-Selûlî, ona da Ensar'dan bir sahabi olan Sehl b. el-Hanzaliyye şöyle demiştir:

"Uyeyne ve Akra, Rasulullah’tan (sav) bir şey talep ettiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav), Muaviye’ye bu konuda bir yazı yazmasını emretti. Muaviye yazıyı yazdı, Rasulullah da onu (kapatıp) mühürledi, sonra da yazının o ikisine verilmesini emretti. Uyeyne yazıya bakıp 'Bunda ne var?' diye sordu. Hz. peygamber (sav) 'Sana emrettiğim şey var' buyurdu. Bunun üzerine Uyeyne yazıyı aldı, öptü ve sarığının içine yerleştirdi. O, iki kişiden daha olgun, daha basiretli olanıydı. Akra ise 'içinde ne olduğunu bilmediğim bir kâğıt mı taşıyayım? Sanki bu, Mutalammis’in mektubu gibi!' dedi. Muaviye bu sözlerini Hz. Peygamber'e aktardı."

"Sonra Rasulullah (sav) bir ihtiyacı için dışarı çıktı. Sabah erken bir vakitte mescidin kapısında çökmüş bir deveye rastladı. Akşam vakti yine oradan geçtiğinde devenin hâlâ orada aynı şekilde durduğunu gördü ve 'bu devenin sahibi nerede?' diye sordu. Arandı ama bulunamadı. Bunun üzerine Rasulullah 'Şu hayvanlar konusunda Allah’tan korkun! Onlara sağlıklıyken binin, semizken binin!' dedi, sonra biraz kızgın bir şekilde 'Kim, geçimini sağlayacak kadar malı varken yine de (fakirmiş gibi) istemeye devam ederse, cehennem ateşinden kor ateşleri toplamış olur. buyurdu. Ashab 'ey Allah’ın Rasulü, kişiyi geçindiren nedir?' diye sordu. Hz. Peygamber 'de 'Kendisini sabah doyuran ya da akşam doyuran şey' buyurdu.”"


Açıklama: Mutalammis, Câhiliye döneminde içinde ölüm fermanı olan bir mektubu taşıyarak kandırılmış meşhur bir kişidir.

    Öneri Formu
66069 HM017775 İbn Hanbel, IV, 180

Bize Yahya b. Saîd, ona Mis'ar, ona Amr b. Murra, ona bir adam, ona Nâfi b. Cübeyr b. Mut‘im, ona da babasından (Cübeyr b. Mut‘im) şöyle rivayet etmiştir:

"Rasulullah'ı (sav) nafile namaz kıldığında 'Allâhu ekberu kebîrā, el-ḥamdu lillâhi kesîrâ, Subḥānallâhi bükraten ve asîlâ (Allah en büyüktür, hem de çok büyük, Hamd Allah’a mahsustur, hem de bolca! Sabah akşam Allah’ı tesbih ederim!' şöyle dua eder ve bunların her birini üç defa tekrar eder sonra da 'Allāhumme innī eʿūzu bike mine’ş-şeyṭāni min hemzihî ve neftihî ve nefhih. (Allah'ım kovulmuş şeytan çarpmasından, üflemesinden ve üfürmesinden Sana sığınırım' derdi. Ravi (sahabi) der ki: Ben 'ey Allah'ın Rasulü, şeytanın çarpması (هَمْزِ) ne demektir?' diye sordum, 'sara nöbeti, ruhsal sıkıntı' cevabını verdi. 'Üfürmesi (نَفْخِ) nedir?' dedim, 'kibir' dedi. Peki 'üflemesi (نَفْثِ) ne demektir?' dedim, 'şiir (batıl söz)' dedi."


Açıklama: Hasen li ğayrihi'dir. Bu isnad Nafi' b. Cubeyr'den nakleden ravinin za'fından dolayı zayıftır. İsmi konusunda ihtilaf edilmiştir. Müphemdir.

    Öneri Formu
66158 HM016860 İbn Hanbel, IV, 81

Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdullah b. İdris, ona Husayn, ona Amr b. Mürre, ona Abbâd b. Asım, ona Nâfi b. Cübeyr b. Mut'im, ona da babası (Cübeyr b. Mut'im) şöyle rivayet etmiştir:

"Rasulullah'ı (sav) işittim, namaza başladığında 'Allāhu ekberu kebīrā, el-ḥamdu lillāhi kesīrā, Subḥānallāhi bükraten ve asīlâ (Allah en büyüktür, hem de çok büyük, Hamd Allah’a mahsustur, hem de bolca! Sabah akşam Allah’ı tesbih ederim!' diye dua eder, bunların her birini üç defa tekrar eder sonra da 'Allāhumme innī eʿūzu bike mine’ş-şeyṭāni min hemzihî ve neftihî ve nefhih. (Allah'ım kovulmuş şeytan çarpmasından, üflemesinden ve üfürmesinden Sana sığınırım' derdi."

Husayn der ki: Şeytanın çarpması (هَمْزِ) dokunduğu kişiye sara nöbeti, ruhsal sıkıntı vermesi; üflemesi (نَفْثِ) şiir (batıl söz); üfürmesi (نَفْخِ) de kibirdir.


Açıklama: Hasen li ğayrihi'dir. Bu isnad zayıftır.

    Öneri Formu
66216 HM016882 İbn Hanbel, IV, 82


Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.

    Öneri Formu
66173 HM016867 İbn Hanbel, IV, 81


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
66669 HM017965 İbn Hanbel, IV, 204


    Öneri Formu
66368 HM016949 İbn Hanbel, IV, 90