1752 Kayıt Bulundu.
Bize Said b. Âmir, ona Şu'be, ona Ya'lâ b. Atâ, ona Amr b. Âsım, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Ebu Bekir (ra) “Ey Allah'ın Rasulü! Bana akşam ve sabah söyleyeceğim bir şeyi emredin” dedi. Hz. Peygamber (sav) ona "sabaha eriştiğinde, geceye kavuştuğunda ve yatağına yattığında şöyle söyle" buyurdu:
"Allah'ım! Ey göklerin ve yerin yaratıcısı! Ey gizli ve aşikar olanları bilen! Ey her şeyin sahibi ve rabbi! Şehadet ederim ki senden başka ilah yoktur. Nefsimin ve şeytanın şerrinden ve şirkinden sana sığınırım.
Bize Muhammed b. Bişr, ona Ebû Hayyân, ona Ebû Zur'a, ona da Ebû Hureyre'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) bir sabah namazı esnasında Bilâl'e şöyle dedi:
"- Ya Bilâl! İslâm'da fayda göreceğini en çok ümit ettiğin amelini söyle bana, çünkü ben cennette bu gece önümde senin ayak seslerini işittim." Bilâl;
"- Ey Allah'ın rasûlü! İslâm'da fayda göreceğimi en çok ümit ettiğim amelim şudur: Ben gecde ve gündüz her saatte tam olarak temizlendikten (abdest aldıktan) sonra, mutlaka bu abdestle rabbimin bana takdir buyurduğu kadar namaz kılarım" dedi.
Açıklama: İsnadı مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرٍو dolayısıyla hasendir.
Bize Affân, ona Ebu Avâne, ona Ebu Bişr, ona Sa‘îd b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) ne cinlere Kur’ân okudu ne de onları gördü. Şöyle ki: Rasulullah (sav) bir grup ashabıyla birlikte Ukâz panayırına gitmek üzere yola çıkmıştı. Bu sırada şeytanların gökten haber almalarına engel konmuş ve üzerlerine şihâb (ateşli toplar) gönderilmişti. Bunun üzerine şeytanlar kendi kavimlerine dönüp geldiler. Kavmi onlara 'Size ne oldu?' diye sordu. Şeytanlar 'Bizim gökten haber almamız engellendi ve üzerimize şihâblar (alev topları) gönderildi' dediler. Kavmi 'Sizin gökten haber almanıza engel olan yeni bir şey olmuştur. Yeryüzünün doğusuna ve batısına gidin, bu engelin ne olduğunu araştırın' dedi. Bunun üzerine şeytanlar, bu engelin sebebini öğrenmek üzere, yeryüzünün doğusunu ve batısını dolaşmaya başladılar. Tihâme tarafına yönelen grup, Rasulullah'a (sav) ulaştı. O sırada, Rasulullah (sav) Ukâz panayırına gitmek üzere Nahlâ’da bulunuyor ve ashabına sabah namazı kıldırıyordu. Cinler Kur’ân tilâvetini duyunca durup dinlediler ve 'Vallahi, işte sizinle gök haberleri arasına engel olan şey budur' dediler. Onlar kendi kavimlerine dönerek 'Ey kavmimiz! Biz gerçekten hayrete düşüren bir Kur’ân dinledik. O, doğru yola iletir; biz de ona iman ettik' dediler. Sonrasında Allah Teâlâ, Rasulüne '(...قُلْ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ -De ki: Bana vahyolundu ki…) Cin, 72/1 ayetini indirdi. İşte Rasulullah’a (sav) vahyolunan, cinlerin bu sözleridir."
Açıklama: İsnadı Şeyhân'nın şartlarına göre sahihtir.
Açıklama: İsnad kavîdir. الضَّحَّاكُ بْنُ عُثْمَانَ hariç diğer raviler sikadır. Onun hakkında biraz kelam bulunmakta olup bu durum sahihlik mertebesinden indirmektedir. Ayrıca ikinci rivayette kavîdir.