Öneri Formu
Hadis Id, No:
35289, MU000432
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ يَغْتَسِلُ يَوْمَ الْفِطْرِ قَبْلَ أَنْ يَغْدُوَ إِلَى الْمُصَلَّى .
Tercemesi:
Bana Malik anlattı, ona Nafi‘in anlattığına göre Abdullah b. Ömer, Ramazan bayramı birinci günü sabah vakti namazgâha gitmeden önce guslederdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', İydeyn 432, 1/60
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
Konular:
Bayram, bayram namazı
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35298, MU000441
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيَّبِ كَانَ يَغْدُو إِلَى الْمُصَلَّى بَعْدَ أَنْ يُصَلِّىَ الصُّبْحَ قَبْلَ طُلُوعِ الشَّمْسِ .
Tercemesi:
Bana Malik’in rivayet ettiğine göre, Said b. el-Müseyyeb sabah namazını kıldıktan sonra güneş doğmadan önce namazgâha giderdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', İydeyn 441, 1/61
Senetler:
0. Maktu' (Maktu')
1. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
Konular:
Bayram, bayram namazı
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35299, MU000442
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ أَنَّ أَبَاهُ الْقَاسِمَ كَانَ يُصَلِّى قَبْلَ أَنْ يَغْدُوَ إِلَى الْمُصَلَّى أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona Abdurrahman b. el-Kasım’ın rivayet ettiğine göre babası el-Kasım namazgâha gitmeden önce sabah dört rekât namaz kılardı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', İydeyn 442, 1/61
Senetler:
0. Maktu' (Maktu')
1. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
2. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Kasım et-Teymî (Abdurrahman b. Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir Sıddîk)
Konular:
Bayram, bayram namazı
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35321, MU000463
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَمَا النَّاسُ بِقُبَاءٍ فِى صَلاَةِ الصُّبْحِ إِذْ جَاءَهُمْ آتٍ فَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ أُنْزِلَ عَلَيْهِ اللَّيْلَةَ قُرْآنٌ وَقَدْ أُمِرَ أَنْ يَسْتَقْبِلَ الْكَعْبَةَ فَاسْتَقْبِلُوهَا وَكَانَتْ وُجُوهُهُمْ إِلَى الشَّامِ فَاسْتَدَارُوا إِلَى الْكَعْبَةِ .
Tercemesi:
Bize Yahya (b. Yahya), ona Malik b. Enes İmam Malik, ona (Ebu Abdurrahman) Abdullah b. Dinar (el-Kuraşî), ona da Abdullah b. Ömer (r. anhümâ) şöyle rivayet etmiştir: "İnsanlar Kuba'da sabah namazını kılarlarken yanlarına biri geldi ve 'Bu gece Rasulullah'a (sav) bir ayet nazil oldu ve Kâbe'ye yönelmesi emredildi. O halde siz de Kâbe'ye yönelin.' dedi. O esnada onların yüzleri Şam'a doğru idi. Bunun üzerine hemen Kâbe'ye doğru döndüler."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kıble 463, 1/66
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
Konular:
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35159, MU000302
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ يَقُولُ مَنْ صَلَّى الْمَغْرِبَ أَوِ الصُّبْحَ ثُمَّ أَدْرَكَهُمَا مَعَ الإِمَامِ فَلاَ يَعُدْ لَهُمَا . قَالَ مَالِكٌ وَلاَ أَرَى بَأْسًا أَنْ يُصَلِّىَ مَعَ الإِمَامِ مَنْ كَانَ قَدْ صَلَّى فِى بَيْتِهِ إِلاَّ صَلاَةَ الْمَغْرِبِ فَإِنَّهُ إِذَا أَعَادَهَا كَانَتْ شَفْعًا .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Nâfi‘in rivayet ettiğine göre Abdullah b. Ömer şöyle derdi: Akşam yahut sabah namazını kıldıktan sonra bunları imamla beraber kılacak şekilde yetişen bir kimse onları tekrar kılmasın.
Malik dedi ki: Bununla birlikte ben akşam namazı dışında evinde namaz kılmış olan kimsenin imamla birlikte namaz kılmasında bir sakınca görmüyorum. Çünkü o akşam namazını tekrar edecek olursa çift sayılı rekât kılmış olur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salatu'l-cemaa 302, 1/45
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, akşam namazı
Namaz, cemaatle
Namaz, sabah namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35175, MU000318
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ عَلِىَّ بْنَ أَبِى طَالِبٍ وَعَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَبَّاسٍ كَانَا يَقُولاَنِ الصَّلاَةُ الْوُسْطَى صَلاَةُ الصُّبْحِ . قَالَ مَالِكٌ وَقَوْلُ عَلِىٍّ وَابْنِ عَبَّاسٍ أَحَبُّ مَا سَمِعْتُ إِلَىَّ فِى ذَلِكَ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik’in rivayet ettiğine göre kendisine Ali b. Ebu Talib ile Abdullah b. Abbas’ın: Vustâ (orta namaz) sabah namazıdır, dedikleri rivayeti ulaşmıştır.
Malik dedi ki: Ali ve İbn Abbas’ın görüşleri benim bu hususta dinlediklerim arasında en uygun bulduğumdur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salatu'l-cemaa 318, 1/47
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, sabah namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35244, MU000387
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُمَىٍّ مَوْلَى أَبِى بَكْرٍ أَنَّ أَبَا بَكْرِ بْنَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ كَانَ يَقُولُ مَنْ غَدَا أَوْ رَاحَ إِلَى الْمَسْجِدِ لاَ يُرِيدُ غَيْرَهُ لِيَتَعَلَّمَ خَيْرًا أَوْ لِيُعَلِّمَهُ ثُمَّ رَجَعَ إِلَى بَيْتِهِ كَانَ كَالْمُجَاهِدِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ رَجَعَ غَانِمًا .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona da Ebu Bekir’in azatlısı Sümeyy’in rivayet ettiğine göre Ebu Bekr b. Abdurrahman şöyle derdi: Her kim başka bir maksat gütmeksizin, bir hayır öğrenmek ya da öğretmek için mescide sabah ya da öğleden sonra gider, sonra da evine dönerse, Allah yolunda cihada çıkıp ganimet ile dönen mücahit gibidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 387, 1/54
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, beklemenin fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35273, MU000416
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ يَتَعَاقَبُونَ فِيكُمْ مَلاَئِكَةٌ بِاللَّيْلِ وَمَلاَئِكَةٌ بِالنَّهَارِ وَيَجْتَمِعُونَ فِى صَلاَةِ الْعَصْرِ وَصَلاَةِ الْفَجْرِ ثُمَّ يَعْرُجُ الَّذِينَ بَاتُوا فِيكُمْ فَيَسْأَلُهُمْ وَهُوَ أَعْلَمُ بِهِمْ كَيْفَ تَرَكْتُمْ عِبَادِى فَيَقُولُونَ تَرَكْنَاهُمْ وَهُمْ يُصَلُّونَ وَأَتَيْنَاهُمْ وَهُمْ يُصَلُّونَ.
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Ebu’z-Zinâd, ona el-A‘rec, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Geceleyin bir grup melek, gündüzün de bir grup melek aranızda (nöbetleşe) bulunurlar. İkindi namazı ile sabah namazında bir araya gelirler. Sonra aranızda geceleyin kalmış olanlar (Rablerinin huzuruna) yükselirler. O durumlarını daha iyi bilmekle birlikte: Kullarımı nasıl bıraktınız, der. Onlar da: Biz giderken de onları namazda bulmuştuk, gelirken de onları namaz kılarken bıraktık, derler. ”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 416, 1/57
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Sabah ve İkindi namazlarının fazileti
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ عَمْرَةَ بِنْتِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ يَهُودِيَّةً جَاءَتْ تَسْأَلُهَا فَقَالَتْ أَعَاذَكِ اللَّهُ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ . فَسَأَلَتْ عَائِشَةُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَيُعَذَّبُ النَّاسُ فِى قُبُورِهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَائِذًا بِاللَّهِ مِنْ ذَلِكَ ثُمَّ رَكِبَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ غَدَاةٍ مَرْكَبًا فَخَسَفَتِ الشَّمْسُ فَرَجَعَ ضُحًى فَمَرَّ بَيْنَ ظَهْرَانَىِ الْحُجَرِ ثُمَّ قَامَ يُصَلِّى وَقَامَ النَّاسُ وَرَاءَهُ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ثُمَّ رَفَعَ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ فَسَجَدَ ثُمَّ قَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ ثُمَّ سَجَدَ ثُمَّ انْصَرَفَ فَقَالَ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَقُولَ ثُمَّ أَمَرَهُمْ أَنْ يَتَعَوَّذُوا مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35308, MU000450
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ عَمْرَةَ بِنْتِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ يَهُودِيَّةً جَاءَتْ تَسْأَلُهَا فَقَالَتْ أَعَاذَكِ اللَّهُ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ . فَسَأَلَتْ عَائِشَةُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَيُعَذَّبُ النَّاسُ فِى قُبُورِهِمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَائِذًا بِاللَّهِ مِنْ ذَلِكَ ثُمَّ رَكِبَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ غَدَاةٍ مَرْكَبًا فَخَسَفَتِ الشَّمْسُ فَرَجَعَ ضُحًى فَمَرَّ بَيْنَ ظَهْرَانَىِ الْحُجَرِ ثُمَّ قَامَ يُصَلِّى وَقَامَ النَّاسُ وَرَاءَهُ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ثُمَّ رَفَعَ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ فَسَجَدَ ثُمَّ قَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ فَقَامَ قِيَامًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الْقِيَامِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهُوَ دُونَ الرُّكُوعِ الأَوَّلِ ثُمَّ رَفَعَ ثُمَّ سَجَدَ ثُمَّ انْصَرَفَ فَقَالَ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَقُولَ ثُمَّ أَمَرَهُمْ أَنْ يَتَعَوَّذُوا مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Yahya b. Said, ona Abdurrahman kızı Amre, ona Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe’nin rivayet ettiğine göre Yahudi bir kadın ondan bir şeyler istemek üzere geldi ve: Allah seni kabir azabından korusun, dedi. Âişe, Rasulullah’a (sav): İnsanlara kabirlerinde azap edilir mi, diye sorunca Rasulullah (sav): Bundan Allah’a sığınrım” dedi. Daha sonra Rasulullah (sav) bir sabah bir bineğe bindi. Güneş tutuldu, kuşluk vakti hanımlarının hücreleri arasından geçti, sonra (Mescide) varıp namaza durdu. İnsanlar da onun arkasında namaza durdular. Uzunca kıyamda kaldıktan sonra uzunca bir rükû yaptı, sonra rükûdan kalkıp uzun bir süre ayakta durdu. Ancak bu birinci ayakta duruşundan daha kısa sürdü, daha sonra birinci rükûdan daha kısa olmakla birlikte uzunca bir rükû daha yaptı, sonra başını kaldırdı ve secdeye vardı. Sonra birinci kıyamdan daha kısa olmakla birlikte uzun bir kıyam yaptı sonra birinci rükûdan daha kısa olmakla birlikte uzunca bir rükû yaptı. Sonra birinci kıyamından daha kısa olmak üzere uzunca ayakta durdu sonra da ilk rükûdan daha kısa olmak üzere uzunca bir rükû yaptı, sonra rükûdan kalktı arkasından secdeye vardı ve namazı bitirdi. Allah’ın dilediği şeyleri söyledikten sonra onlara kabir azabından Allah’a sığınmalarını emretti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salâtu'l-kusûf 450, 1/63
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Amre bt. Abdurrahman el-Ensâriyye (Amre bt. Abdurrahman b. Sa'd b. Zürâre)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35313, MU000455
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ صَالِحِ بْنِ كَيْسَانَ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ بْنِ مَسْعُودٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ خَالِدٍ الْجُهَنِىِّ أَنَّهُ قَالَ صَلَّى لَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلاَةَ الصُّبْحِ بِالْحُدَيْبِيَةِ عَلَى إِثْرِ سَمَاءٍ كَانَتْ مِنَ اللَّيْلِ فَلَمَّا انْصَرَفَ أَقْبَلَ عَلَى النَّاسِ فَقَالَ أَتَدْرُونَ مَاذَا قَالَ رَبُّكُمْ. قَالُوا اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَعْلَمُ . قَالَ قَالَ أَصْبَحَ مِنْ عِبَادِى مُؤْمِنٌ بِى وَكَافِرٌ بِى فَأَمَّا مَنْ قَالَ مُطِرْنَا بِفَضْلِ اللَّهِ وَرَحْمَتِهِ فَذَلِكَ مُؤْمِنٌ بِى كَافِرٌ بِالْكَوْكَبِ وَأَمَّا مَنْ قَالَ مُطِرْنَا بِنَوْءِ كَذَا وَكَذَا فَذَلِكَ كَافِرٌ بِى مُؤْمِنٌ بِالْكَوْكَبِ.
Tercemesi:
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes) İmam Malik, ona Salih b. Keysân, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona da Zeyd b. Halid rivayet etmiş ve şöyle demiştir: "Rasulullah (sav), geceden yağan yağmurun ardından Hudeybiye'de bize sabah namazını kıldırdı. Namazı bitirince cemaate döndü ve 'Rabbiniz ne buyurdu, biliyor musunuz?' diye sordu. Onlar da; 'Allah ve Rasulü en iyisini bilir.' diye cevap verdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle dedi: 'Rabbiniz şöyle buyurdu: 'Kullarımdan bazıları bana iman ederek, bazıları da beni inkar ederek sabahladır. Allah'ın lütfu ve rahmetiyle bize yağmur yağdı diyenler; işte o kimseler bana iman edip yıldızları inkar etmişlerdir. Şu ve şu yıldız sayesinde bize yağmur yağdı diyenler; işte o kimseler de beni inkar edip yıldızlara iman etmişlerdir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', İstiskâ 455, 1/65
Senetler:
1. Zeyd b. Halid el-Cühenî (Zeyd b. Halid)
2. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
3. Ebu Muhammed Salih b. Keysan ed-Devsi (Salih b. Keysan)
Konular:
KTB, İMAN
Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek
Siyer, Hudeybiye Günü