وَفِي أَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِّلسَّائِلِ وَالْمَحْرُومِ

Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/19, /

الَّذِينَ هُمْ فِي غَمْرَةٍ سَاهُونَ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/11, /

إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي جَنَّاتٍ وَعُيُونٍ

Şüphesiz ki Allah'a isyandan sakınanlar, cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/15, /

آخِذِينَ مَا آتَاهُمْ رَبُّهُمْ إِنَّهُمْ كَانُوا قَبْلَ ذَلِكَ مُحْسِنِينَ

“Rablerinin kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce de dünyada güzel davranırlardı.”

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/16, /

وَبِالْأَسْحَارِ هُمْ يَسْتَغْفِرُونَ

Seher vakitleri de Allah’tan bağışlanma dilerlerdi. (Zâriyât, 51/18)

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 50/18, /

وَفِي الْأَرْضِ آيَاتٌ لِّلْمُوقِنِينَ

Kesin olarak inananlar için yeryüzünde âyetler vardır.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/20, /

يَسْأَلُونَ أَيَّانَ يَوْمُ الدِّينِ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/12, /

يَوْمَ هُمْ عَلَى النَّارِ يُفْتَنُونَ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/13, /

ذُوقُوا فِتْنَتَكُمْ هَذَا الَّذِي كُنتُم بِهِ تَسْتَعْجِلُونَ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/14, /

كَانُوا قَلِيلًا مِّنَ اللَّيْلِ مَا يَهْجَعُونَ

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Zâriyât 51/17, /