Öneri Formu
Hadis Id, No:
39899, DM001212
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنِ ابْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ : كُنَّا نَمْشِى فِى الْمَسْجِدِ وَنَحْنُ جُنُبٌ لاَ نَرَى بِذَلِكَ بَأْساً:
أَخْبَرَنَا يَعْلَى بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمَلِكِ عَنْ عَطَاءٍ فِى الْمَرْأَةِ الْحَائِضِ فِى عُنُقِهَا التَّعْوِيذُ أَوِ الْكِتَابُ قَالَ : إِنْ كَانَ فِى أَدِيمٍ فَلْتَنْزِعْهُ ، وَإِنْ كَانَ فِى قَصَبَةٍ مُصَاغَةٍ مِنْ فِضَّةٍ فَلاَ بَأْسَ إِنْ شَاءَتْ وَضَعَتْ ، وَإِنْ شَاءَتْ لَمْ تَفْعَلْ . قِيلَ لِعَبْدِ اللَّهِ : تَقُولُ بِهَذَا؟ قَالَ : نَعَمْ.
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Musa, İbn Ebî Leyla'dan, (O) Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Câbir'den (naklen) haber verdi (ki, Câbir) şöyle dedi: Biz cünüb olduğumuz halde caminin içinde yürür, bunda bir mahzur görmezdik.Bize Ya'la b. Ubeyd haber verip (dedi ki), bize Abdulmelik, Atâ'dan, O'nun, boynunda muska (hamâyıl) veya (âyet) yazılı kâğıt bulunan hayızlı kadın hakkında şöyle dediğini rivayet etti: "Eğer o, bir derinin içinde ise onu (boynundan) çıkarsın. Gümüşten yapılmış bir lülenin içinde ise bir mahzur yoktur: Dilerse (onu boynundan) indirir, dilerse (bir şey) yapmaz." Abdullah (ed-Dârimi'ye); "bu görüşü kabullenir misin?" denildi, O da; "evet" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Tahâret 117, 1/750
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. İbn Ebu Leyla Muhammed b. Abdurrahman el-Ensârî (Muhammed b. Abdurrahman b. Yesâr)
4. Ubeydullah b. Musa el-Absi (Ubeydullah b. Musa b. Bazam)
Konular:
Gusül, cünüplük
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273561, DM001212-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنِ ابْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ : كُنَّا نَمْشِى فِى الْمَسْجِدِ وَنَحْنُ جُنُبٌ لاَ نَرَى بِذَلِكَ بَأْساً:
أَخْبَرَنَا يَعْلَى بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمَلِكِ عَنْ عَطَاءٍ فِى الْمَرْأَةِ الْحَائِضِ فِى عُنُقِهَا التَّعْوِيذُ أَوِ الْكِتَابُ قَالَ : إِنْ كَانَ فِى أَدِيمٍ فَلْتَنْزِعْهُ ، وَإِنْ كَانَ فِى قَصَبَةٍ مُصَاغَةٍ مِنْ فِضَّةٍ فَلاَ بَأْسَ إِنْ شَاءَتْ وَضَعَتْ ، وَإِنْ شَاءَتْ لَمْ تَفْعَلْ . قِيلَ لِعَبْدِ اللَّهِ : تَقُولُ بِهَذَا؟ قَالَ : نَعَمْ.
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Musa, İbn Ebî Leyla'dan, (O) Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Câbir'den (naklen) haber verdi (ki, Câbir) şöyle dedi: Biz cünüb olduğumuz halde caminin içinde yürür, bunda bir mahzur görmezdik.Bize Ya'la b. Ubeyd haber verip (dedi ki), bize Abdulmelik, Atâ'dan, O'nun, boynunda muska (hamâyıl) veya (âyet) yazılı kâğıt bulunan hayızlı kadın hakkında şöyle dediğini rivayet etti: "Eğer o, bir derinin içinde ise onu (boynundan) çıkarsın. Gümüşten yapılmış bir lülenin içinde ise bir mahzur yoktur: Dilerse (onu boynundan) indirir, dilerse (bir şey) yapmaz." Abdullah (ed-Dârimi'ye); "bu görüşü kabullenir misin?" denildi, O da; "evet" dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Tahâret 117, 1/750
Senetler:
1. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
2. Ebu Süleyman Abdülmelik b. Meysera el-Fezârî (Abdülmelik b. Meysera)
3. Ebu Yusuf Ya'lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî (Ya'lâ b. Ubeyd b. Ebû Ümeyye)
Konular:
Gusül, cünüplük