Giriş

Bize İbn Nüfeyl, ona Züheyr, ona Simak, ona da Cabir b. Semure şöyle dedi: Bir adam hastalanmıştı. Bir süre sonra onun hakkında ağıtlar yükselmeye başladı. Bunun üzerine (o hastanın) komşusu, Rasulullah'a (sav) gelip: (Ey Allah'ın Rasulü) O (adam) öldü, dedi. (Hz. Peygamber de): "Ne biliyorsun?" diye sorunca ben onu (ölmüş halde) gördüm dedi. Rasulullah da (sav):
"O kimse ölmedi" dedi. (Adam da) döndü (gitti). Derken (hastanın evinden tekrar) onun için ağıtlar yükseldi. Bunun üzerine (hastanın komşusu tekrar) Rasulullah'a (sav) geldi ve Ey Allah'ın Rasulü o kimse gerçekten öldü, dedi. Peygamber de (sav):
"O ölmedi" buyurdu. (Adam tekrar) döndü (gitti. Fakat) (evden yine) o kimse için ağlanıp sızlandığı işitilmeye başlandı. O sırada (hastanın) karısı (dışarı çıkıp o adama) Rasulullah'a (sav) git ve kendisine haber ver dedi; (o adam da): Ey Allah'ım, sen ona lanet et! dedi. Sonra (bu) adam gitti ve o kimseyi yanındaki mızrak demiri ile kendisini öldürmüş halde gördü. Ve hemen Peygamber'in yanına (sav) gelip onun öldüğünü kendisine bildirdi. (Rasul-ü Zîşan Efendimiz) "Ne biliyorsun?" diye sorunca onu yanındaki mızrak demiriyle kendini öldürmüş halde gördüm cevabını verdi. Hz. Peygamber tekrar "sen onu bu halde gördün mü?" diye sordu, adam da evet cevabını verdi. (Bunun üzerine Peygamber Efendimiz):
"Öyleyse ben onun namazını kılmam!" buyurdu.


    Öneri Formu
20089 D003185 Ebu Davud, Cenaiz, 46, 47