Giriş

Bize Muhammed b. Mahbûb, ona Abdülvahid, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Câbir b. Abdullah (ra) şöyle söylemiştir:
Rasulullah (sav) taksim edilmemiş tüm mallarda(taşınmazlarda) şufa hakkının olduğuna hükmetti. Sınırlar konularak (belirlendiğinde) ve yollar tayin edilerek (ayrıldığında) şuf'a hakkı kalmaz.

Bize Müsedded, ona Abdulvahid bu geçen hadisi rivayet etti. Müsedded bu rivayette, 'Taksim edilmemiş her şeyde' diye söyledi. Hişâm b. Yusuf, bu hadisi Ma'mer b. Raid'den rivayet etmekte Abdulvahid'e mutabaat etti. Abdürrezzâk b. Hemmâm kendi rivayetinde 'Taksim edilmemiş her malda' diye söyledi. Aynı şekilde bu hadisi Abdurrahman b. İshak da ez-Zuhrî'den rivayet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdurrahman b. İshak arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279182 B002214-5 Buhari, Büyu', 97

Bize Muhammed b. Mahbûb, ona Abdülvahid, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Câbir b. Abdullah (ra) şöyle söylemiştir:
Rasulullah (sav) taksim edilmemiş tüm mallarda(taşınmazlarda) şufa hakkının olduğuna hükmetti. Sınırlar konularak (belirlendiğinde) ve yollar tayin edilerek (ayrıldığında) şuf'a hakkı kalmaz.

Bize Müsedded, ona Abdulvahid bu geçen hadisi rivayet etti. Müsedded bu rivayette, 'Taksim edilmemiş her şeyde' diye söyledi. Hişâm b. Yusuf, bu hadisi Ma'mer b. Raid'den rivayet etmekte Abdulvahid'e mutabaat etti. Abdürrezzâk b. Hemmâm kendi rivayetinde 'Taksim edilmemiş her malda' diye söyledi. Aynı şekilde bu hadisi Abdurrahman b. İshak da ez-Zührî'den rivayet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Hişam b. Yusuf arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279180 B002214-3 Buhari, Büyu', 97

Bize Muhammed b. Mahbûb, ona Abdülvahid, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Câbir b. Abdullah (ra) şöyle söylemiştir:
Rasulullah (sav) taksim edilmemiş tüm mallarda(taşınmazlarda) şufa hakkının olduğuna hükmetti. Sınırlar konularak (belirlendiğinde) ve yollar tayin edilerek (ayrıldığında) şuf'a hakkı kalmaz.

Bize Müsedded, ona Abdulvahid bu geçen hadisi rivayet etti. Müsedded bu rivayette, 'Taksim edilmemiş her şeyde' diye söyledi. Hişâm b. Yusuf, bu hadisi Ma'mer b. Raid'den rivayet etmekte Abdulvahid'e mutabaat etti. Abdürrezzâk b. Hemmâm kendi rivayetinde 'Taksim edilmemiş her malda' diye söyledi. Aynı şekilde bu hadisi Abdurrahman b. İshak da ez-Zührî'den rivayet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdürrezzak b. Hemmâm arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279181 B002214-4 Buhari, Büyu', 97

Bize Muhammed b. Mahbûb, ona Abdülvahid, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Câbir b. Abdullah (ra) şöyle söylemiştir:
Rasulullah (sav) taksim edilmemiş tüm mallarda(taşınmazlarda) şufa hakkının olduğuna hükmetti. Sınırlar konularak (belirlendiğinde) ve yollar tayin edilerek (ayrıldığında) şuf'a hakkı kalmaz.

Bize Müsedded, ona Abdulvahid bu geçen hadisi rivayet etti. Müsedded bu rivayette, 'Taksim edilmemiş her şeyde' diye söyledi. Hişâm b. Yusuf, bu hadisi Ma'mer b. Raid'den rivayet etmekte Abdulvahid'e mutabaat etti. Abdürrezzâk b. Hemmâm kendi rivayetinde 'Taksim edilmemiş her malda' diye söyledi. Aynı şekilde bu hadisi Abdurrahman b. İshak da ez-Zührî'den rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
279179 B002214-2 Buhari, Büyu', 97

Bize Kuteybe, ona Leys, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Atâ b. Ebu Rabâh, ona da Cabir b. Abdullah (ra) Rasulullah'ın (sav) fetih yılında Mekke'de şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:

"Şüphesiz Allah ve Rasulü şarap, leş, domuz ve putların satışını haram kıldı." Kendisine “ey Allah'ın Rasulü, leş yağları konusunda ne dersin? Onlarla gemiler boyanıyor, deriler yağlanıyor, insanlar aydınlanıyor” diye soruldu. Rasulullah da (sav): "Hayır, o da haramdır" buyurdu. Daha sonra Rasulullah (sav) şöyle devam etti: "Allah, Yahudileri kahretsin! Allah onlara leşlerin iç yağlarını yasakladığı zaman, onu erittiler sonra satıp parasını yediler."

Ebu Asım der ki: Bize Abdulhamid, ona Yezid, ona da Atâ, ona da Cabir (ra) bu hadisi Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Dahhâk b. Mahled arasında inkita vardır

    Öneri Formu
279184 B002236-2 Buhari, Büyu', 112

Bize Adem, ona Şu'be, ona Amr, ona da Ebu Bahterî et-Tâî şöyle rivayet etmiştir:
Ben İbn Abbâs'a hurma ağacının meyve­sinde yapılacak selem akdini sordum. O da "Hz. Peygamber (sav), meyvesi yenilecek ve tartılacak hale gelinceye kadar hurmanın satışını yasakladı" dedi. Adam (Ebu Bahterî) "tartılacak olan, hangi şeydir, (ağaç üzerindeki hurma nasıl tartılacak)" diye sordu. İbn Abbâs'ın yanında bulunan bir adam "korunacak (tahmin edilecek) hale gelinceye kadar" dedi.

Bize Muâz, ona Şu'be, ona Amr, ona Ebu Bahterî, ona da İbn Abbâs (ra) "Hz. peygamber (sav) yasakladı" diyerek yukarıdaki hadisin benzerini rivayet etmiştir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Muaz b. Muaz arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279187 B002246-2 Buhari, Selem, 3

Bize Ebu Nuaym, ona Süfyan, ona İbn Ebu Necîh, ona Abdullah b. Kesir, ona Ebu Minhal, ona İbn Abbas (r. anhüma) şöyle rivayet etmiştir:

Peygamber (sav) Medine'ye geldi. Medine halkı meyve satışında iki-üç sene vadeli olarak selef (selem) yoluyla işlem yaparlardı. Peygamber (sav), "Meyve satışında belirli öl­çekte, belirlenen vadeye kadar selem yapın" buyurdu.

Bize Abdullah b. Velid, ona Süfyân, ona İbn Uyeyne, ona İbn Ebu Necîh, "Belirli öl­çekte ve belirli tartıda" diye rivayet etti.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdullah b. Velid arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279188 B002253-2 Buhari, Selem, 7

Bana Züheyr b. Harb, ona Yakub, ona babası (İbrahim b. Sa'd), ona Salih, ona İbn Şihâb, ona Übeydullah, ona da Zeyd b. Halid (ra) ve Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmişlerdir:
Rasulullah'a, bekar cariyenin durumu soruldu, Hz. Peygamber (sav) de "Onu kamçılayın. Tekrar zina ederse yine kamçılayın. Eğer üçüncü yahut dördüncü defa zina ederse onu satın" buyurdu.


    Öneri Formu
279183 B002232-2 Buhari, Büyu', 110

Bize Amr b. Zürare, ona İsmail b. Uleyye, ona İbn Ebu Necih, ona Abdullah b. Kesir, ona Ebu Minhal, ona da İbn Abbas (ra) şöyle demiştir:

Rasulullah (sav) Medine'ye geldiğinde insanlar selem (selef) suretiyle bir-iki sene vadeli hurma alışverişi yaparlardı. -ravi İsmail b. Uleyye vadede şüpheye düşerek iki veya üç yıl vadeli demiştir.- Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Her kim hurmada selem yaparsa miktarı belirli ölçekte, tartısı belirli bir şekilde yapsın" buyurdu.

Bize Muhammed, ona İs­mail, ona da İbn Ebu Necih bu hadisi, "miktarı belirli ölçekte, tartısı bel­irli bir şekilde" lafızlarıyla aktardı.


    Öneri Formu
279185 B002239-2 Buhari, Selem, 1

Bize Sadaka, ona İbn Uyeyne, ona İbn Ebu Necîh, ona Abdullah b. Kesir, ona Ebu Minhal, ona İbn Abbas (r. anhüma) şöyle rivayet etmiştir:

Peygamber (sav) Medine'­ye geldiğinde, Medine halkı selem yoluyla iki-üç sene vadeli hurma alışverişi yapıyorlardı. Peygamber, "Kim herhangi bir şeyde selem yoluyla alışveriş yaparsa ölçeği belirli, tartısı belirli, vadesi belirli olarak yapsın." buyurdu.

Bize Ali, ona Süfyân, ona İbn Ebu Necîh, "Belirli bir ölçekte, bilinen bir müddete kadar selef yapsın." şeklinde rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
279186 B002240-2 Buhari, Selem, 2