11694 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona İsmail, ona Eyyub, ona Muhammed, ona da Enes (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Kim bayram namazından evvel kurbanını kesmiş ise tekrar kurban kessin!"
Bunun üzerine bir adam ayağa kalktı ve 'Bugün canın et çektiği bir gündür' dedi ve komşularının (fakirlik ve ihtiyâçlarını) zikretti. Hz. Peygamber (sav) onu onaylar gibiydi. Adam, 'Benim yanımda, bana etlik iki koyundan daha sevimli bir çebiç/iki yaşına henüz girmemiş oğlak yahut kuzu var' dedi. Hz. Peygamber (sav) ona (bu hayvanı kesmesi için) izin verdi. Lakin ben, bu ruhsatın ondan başkaları için de geçerli olup olmadığını bilmiyorum."
Bize Osman, ona Cerir, ona Mansur, ona Şa‘bî, ona da Berâ b. Âzib (ra) şöyle rivayet etti:
"Rasulullah (sav) kurban bayramı (birinci) günü namazdan sonra bize bir hutbe verip 'Kim bizim gibi namaz kılar, bizim gibi kurban keserse, kestiği kurban yerini bulur. Kim de namazdan önce kurban keserse şüphesiz o, namazdan önce kesmiş olur ve onun kestiği, kurban olmaz' buyurdu. Berâ’nın dayısı Ebu Burde b. Niyâr 'Ey Allah’ın Rasulü, ben namazdan önce koyunumu kesmiş bulundum, çünkü ben bugünün yeme ve içme günü olduğunu biliyordum, bundan dolayı evimde koyunumun ilk kesilen şey olmasını istediğim için koyunumu kestim ve namaza gelmeden önce kahvaltımı yaptım' dedi. Rasulullah (sav) 'O koyunun et koyunu oldu' buyurdu. Ebu Burde 'Ey Allah’ın Rasulü, bizde benim için iki koyundan daha değerli bir oğlak var, o benim için yeterli olur mu' dedi. Rasulullah (sav) 'Evet, ama senden sonra hiçbir kimse için yeterli olmayacaktır' buyurdu."