11724 Kayıt Bulundu.
Bize Affân, ona Sahr b. Cüveyriye, ona Nâfi, ona da İbn Ömer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Rüyada kendimi bir misvak ile dişlerimi temizlerken gördüm. Yanıma, birisi diğerinden yaşça daha büyük olan iki adam geldi. Ben misvakı küçük olanına uzattım. Bana: 'büyüğüne ver' denildi. Ben de misvakı büyüğüne verdim."
Ebu Abdullah Buhari dedi ki: Nuaym b Hammâd kendisine Abdullah b. Mübarek, ona Üsame b. Zeyd el-Leysî, ona Nâfi, ona da İbn Ömer isnadıyla gelen metni muhtasar olarak rivayet etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Nuaym b. Hammad arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir:
Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı.
Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Yezid b. Harun arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir:
Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı.
Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Behz b. Esed arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdussamed, ona Şu'be, ona Ebu Bekir b. Hafs, ona da Ebu Seleme şöyle söylemiştir:
Ben ve Aişe'nin (r.anha) erkek kardeşi birlikte Aişe'nin yanına girdik. Aişe'nin erkek kardeşi ona Nebi'nin (sav) gusül abdestini nasıl aldığını sordu. Hz. Aişe yaklaşık bir sâ' su alan bir kap istedi. Onunla yıkandı ve suyu başından aşağı döktü. (Ancak) bizimle kendisi arasında bir perde vardı.
Ebu Abdullah (Buhârî) şöyle söylemiştir: Yezid b. Harun, Behz ve el-Cüddî'nin Şu'be'den naklettiklerine göre hadisteki ifade 'bir sâ' miktarı su alan' şeklindedir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Abdülmelik b. İbrahim arasında inkita vardır.
Bize Abdân, ona Abdullah, ona Yahya b. Said, ona da Enes b. Malik, Nebi'den (sav) rivayet etmiştir.
Halid dedi ki: Bize ayrıca Süleyman, ona da Yahya b. Said'in rivayet ettiğine göre Enes b. Malik şöyle demiştir:
"Bir bedevi geldi ve mescidin bir köşesinde küçük abdestini bozdu. İnsanlar ona mani olup kendisini azarlamaya başladılar. Bunun üzerine Nebi (sav) onları böyle yapmaktan menetti. Bedevi işini bitirince, Nebi (sav) bir kova suyun getirilmesini emretti ve o su adamın işini gördüğü yerin üzerine döküldü."
Bize Abdan, ona babası (Osman b. Cebele), ona Şu'be, ona Ebu İshak, ona Amr b. Meymûne, ona da Abdullah b. Mesud şöyle demiştir: Peygamber (sav) secde ettiği sırada; (T) Buhârî der ki: Yine bana Ahmed b. Osman, ona Şurayh b. Mesleme, ona İbrahim b. Yusuf, ona babası (Yusuf b. İshak), ona Ebu İshak, ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah b. Mesud şöyle demiştir:
Peygamber (sav), Kâbe'nin yanında namaz kılıyordu. Ebu Cehil ile bazı arkadaşları da oturuyorlardı. Derken onların biri diğerine “Falan oğullarının (yeni kesilen) devesinin bağırsaklarını hanginiz getirir ve secdeye vardığında onu Muhammed'in sırtına koyar?” dedi. O topluluğun en kötü olanı gidip onu getirdi. Bekledi, Peygamber secdeye varınca sırtının üzerine iki omuzu arasına koydu. Ben ise hiçbir işe yapamıyor sadece bakıyordum. Keşke benim engelleyecek gücüm olsaydı! İbn Mesud der ki: Onlar gülmeye ve birbirine (suçu birbirlerine) isnad etmeye başladılar. Rasulullah ise secdeden başını kaldırmıyordu. Nihayet Fâtıma yanına geldi ve onu sırtından attı. Rasulullah başını kaldırdı. (Namazı bitirdikten) sonra üç defa: "Allah'ım! Kureyş'i sana havale ediyorum" dedi. Rasulullah onlara beddua edince, bu onlara ağır geldi. İbn Mesud der ki: Çünkü onlar bu şehirde duanın kabul edileceğini biliyorlardı. Ondan sonra Rasulullah isim isim sayarak "Allah'ım Ebu Cehil'i sana havale ediyorum, Utbe b. Rabîa'yı, Şeybe b. Rabîa'yı, Velid b. Utbe'yi, Ümeyye b. Halef'i, Ukbe b. Ebu Muayt'ı sana havale ediyorum" dedi. Yedinciyi de saydı, fakat biz onu aklımızda tutamadık. İbn Mesud der ki: Nefsim elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, Rasulullah'ın saydığı isimlerin sahiplerini Kalîb'de, yani Bedir çukurunda yere serilmiş gördüm.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Yunus b. Yezid arasında inkita vardır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Salih b. Keysan arasında inkita vardır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Said b. Ebu Meryem arasında inkita vardır.