1 Kayıt Bulundu.
Bize Leys, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Hz. Peygamber'in (sav) eşi Âişe şöyle demiştir:
Hz. Peygamber'e (sav) eşlerini muhayyer bırakma emri geldiğinde O, benden başladı ve şöyle buyurdu:
"Ben, sana bir şey söyleyeceğim. Bu konuda annen ve babanla istişare etmeden hemen cevap verme."
Halbuki kendisi anne-babamın benim O'ndan ayrılmamı emretmeyeceklerini iyi bilir. Rasulullah sonra şu ayetleri okudu: Ey peygamber! Eşlerine şöyle de: “Dünya hayatını ve güzelliklerini istiyorsanız gelin size bir şeyler vereyim sonra da güzellikle sizi serbest bırakayım. Yok eğer Allah'ı, resulünü ve ahiret yurdunu istiyorsanız şunu bilin ki Allah, içinizden güzel davrananlara büyük bir ödül hazırlamıştır. Ahzâb, 33/28-29)
Hz. Aişe şöyle devam etti: 'Ben, bunun hakkında mı ebeveynime danışacağım? Elbette ben, Allah'ı, Rasulünü ve ahiret yurdunu isterim.' dedim. Sonra Hz. Peygamber'in (sav) diğer zevceleri de benim yaptığım gibi yaptılar.
Leys'e Musa b. A'yen, Ma'mer'den; o da ez-Zuhrî'den naklederek mutâbaat etti.,
Zührî: Bana Ebu Seleme haber verdi, demiştir. Abdürrezzâk ile Ebu Süfyân el-Ma'merî dea Ma'mer'den; o Zührî'den; o Urve'den; o da Âişe'den naklettiler.