Giriş

Bize Abdullah b. Abdurrahman b. Behram ed-Dârimî, ona Mervan b. Muhammed ed-Dımeşkî, ona Said b. Abdülaziz, ona Rabi'a b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlânî, ona Ebu Zer, ona da Rasulullah (sav) Allah'tan rivayet ederek 'Allah şöyle buyurdu' demiştir:

"Ey kullarım! Ben zulmü kendime haram kıldığım gibi onu sizin aranızda da haram kıldım. Artık birbirinize zulmetmeyin. Ey kullarım! Hepiniz dalalettesiniz, yalnız benim hidayete erdirdiğim müstesna! O halde benden hidayet dileyin ki, sizi hidayete erdireyim. Ey kullarım! Hepiniz açsınız! Yalnız benim doyurduğum müstesna. İmdi benden yiyecek isteyin ki, sizi doyurayım. Ey kullarım! Hepiniz çıplaksınız, yalnız benim giydirdiğim müstesna! Şu halde benden giyecek isteyin ki, sizi giydireyim. Ey kullarım! Siz gece-gündüz günah işliyorsunuz. Bütün günahları affeden de benim. Şu halde benden af dileyin ki, sizi affedeyim! Ey kullarım! Sizin bana zarar vermeye elbet gücünüz yetmez ki, zarar veresiniz. Bana fayda vermeye de gücünüz yetmez ki, fayda veresiniz. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, sizden en takva sahibi bir adamın halinde olsalar, bu benim mülküme bir şey kazandırmaz. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, içinizden en kötü bir adamın halinde olsalar, bu benim mülkümden hiç bir şey eksiltmez. Ey kullarım! Sizden öncekiler ve sonrakiler, tüm insanlar ve cinler, bir alanda toplansalar ve ben­den isteseler, ben de her dileyen insana, dilediğini versem, bu bende olandan ancak iğnenin denize batırıldığı vakit çıkarıldığındaki kadar eksiltir. Ey kullarım! İşte sizin amelleriniz, onları sizin için sayıyorum. Sonra onların karşılığını size veriyorum. Artık kim hayırla karşılaşırsa, Allah'a hamd etsin. Kötülükle karşılaşan ise kendi nefsini ayıplasın."

Said der ki: Ebu İdris el-Havlâni bu hadisi rivayet ettiği vakit dizlerinin üzerine çökerdi.


    Öneri Formu
8232 M006572 Müslim, Birr ve Sıla, 55