حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ حُصَيْنٍ عَنْ هِلاَلِ بْنِ يَسَافٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ ظَالِمٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ زَيْدٍ قَالَ أَشْهَدُ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنِّى سَمِعْتُهُ يَقُولُ « اثْبُتْ حِرَاءُ فَمَا عَلَيْكَ إِلاَّ نَبِىٌّ أَوْ صِدِّيقٌ أَوْ شَهِيدٌ » . وَعَدَّهُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَعُثْمَانُ وَعَلِىٌّ وَطَلْحَةُ وَالزُّبَيْرُ وَسَعْدٌ وَابْنُ عَوْفٍ وَسَعِيدُ بْنُ زَيْدٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8369, İM000134
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ حُصَيْنٍ عَنْ هِلاَلِ بْنِ يَسَافٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ ظَالِمٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ زَيْدٍ قَالَ أَشْهَدُ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنِّى سَمِعْتُهُ يَقُولُ « اثْبُتْ حِرَاءُ فَمَا عَلَيْكَ إِلاَّ نَبِىٌّ أَوْ صِدِّيقٌ أَوْ شَهِيدٌ » . وَعَدَّهُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَعُثْمَانُ وَعَلِىٌّ وَطَلْحَةُ وَالزُّبَيْرُ وَسَعْدٌ وَابْنُ عَوْفٍ وَسَعِيدُ بْنُ زَيْدٍ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona İbn Ebu Adî, ona Şu'be, ona Husayn, ona Hilal b. Yesaf, ona Abdullah b. Zalim, ona daSaid b. Zeyd'den (ra) rivayet edildiğine göre kendisi: Ben Rasulullah'tan (sav) şunu buyurduğunu şüphesiz işittiğime şehadet ederim, demiştir: Rasulullah (sav) arkadaşları ile Hira dağı üstünde bulunduğu sırada dağ deprendi. Bunun üzerine Rasulullah dağa hitaben:
Uslu dur ey Hira! Çünkü senin üstünde ancak Peygamber veya Sıddık (çok dürüst) veya şehid bulunur. (Başka kimse bulunmaz) buyurdu ve Rasulullah (sav) onları şöyle saydı: Ebu Bekr, Ömer, Osman, Ali, Talha, Zübeyr, Sad, İbn Avf ve Said b. Zeyd.(ra)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 11, /35
Senetler:
()
Konular:
Aşere-i mübeşşere, cennetle müjdelenenler
Mucize